Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz perşembe günü DEM Parti heyetini kabul etmesiyle, 'Terörsüz Türkiye' şiarıyla PKK'nın silah bırakması sürecinde önemli bir aşama kaydedildi. Görüşme sonrası yapılan açıklamalar, sürecin geleceği hakkında umut verici bir atmosferin oluştuğunu ortaya koydu. Ancak, görüşme sırasında ortaya atılan iddialar, siyaset kulislerinde tartışmalara yol açtı.
DEM Parti heyeti, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gerçekleştirdiği görüşmede, şiddet ve çatışmanın olmadığı bir dönemin önemini vurguladı. Yapılan yazılı açıklamada, 'Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve heyetiyle yaptığımız görüşme, son derece olumlu, yapıcı, verimli ve geleceğe dair umut verici bir atmosferde gerçekleşti' denildi. Bu açıklama, sürecin ilerleyişi açısından kritik bir dönüm noktası olarak değerlendirildi.
Görüşme sonrası, DEM Parti'nin önümüzdeki süreçte Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı'nı hayata geçirmek için daha güçlü bir irade ile çalışmalara devam edeceği ifade edildi. 'Bugün gelinen nokta itibarıyla, dünden daha umutlu olduğumuzu bütün ülkemizin bilgisine sunmakta onur duyuyoruz' şeklindeki ifadeler, sürecin geleceği hakkında olumlu bir izlenim bıraktı.
Görüşme sonrası ortaya atılan 13 maddelik talep listesi iddiası, dikkat çekici bir tartışma konusu oldu. İddiaya göre, teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın tecridinin kaldırılması dahil olmak üzere bir liste Erdoğan'a iletildi. Ancak DEM Parti sözcüsü Ayşegül Doğan, bu iddiaları yalanladı. Doğan, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bir talepler listesi sunulmuş değildir' açıklamasında bulundu.
Doğan, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, 'DEM Parti İmralı Heyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan'la sürecin nasıl ilerleyeceğini ve nasıl gelişeceğini değerlendirdi' ifadelerini kullandı. Ayrıca, 'Aylardır kamuoyunda tartışılan gündemleri ve konu başlıklarını alt alta sıralayıp, bunu da heyetimizin sunduğu bir 'Talepler Listesi' gibi yaymak doğru değildir' diyerek, iddiaların gerçek dışı olduğunu belirtti.