Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülen 191 Sıra Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, perşembe günü kabul edildi. Yeni düzenlemeyle, Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki Devlet Denetleme Kurulu’na (DDK), her kademe ve rütbedeki kamu görevlisini görevden alma yetkisi verildi. Bu durum, kamu çalışanlarının DDK’nın kararlarına tabi olacağı anlamına geliyor.
Kanun teklifi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Bu gelişme, muhalefetin tepkisini çekti. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), kanunun iptali ve yürürlüğünün durdurulması talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağını açıkladı.
Yeni düzenleme ile birlikte, Devlet Denetleme Kurulu’na (DDK) her kademe ve rütbedeki kamu görevlisini görevden uzaklaştırma yetkisi verildi. Bu durum, kamu hizmetinin gerekleri yönünden görevde kalmasında sakınca görülen her kademe ve rütbedeki görevliler hakkında karar verme yetkisini içeriyor. Böylece, DDK üyesi veya denetçisinin kararları ile görevden alma işlemleri gerçekleştirilebilecek.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, bu düzenlemenin denetimsiz bir yetki verdiğini belirtti. Günaydın, “Devlet Denetleme Kurulu Başkan ve üyelerini Cumhurbaşkanı atıyor. Kurul, Cumhurbaşkanı’nın isteği üzerine, tüm kamu kuruluş ve kurumlarında, her türlü inceleme, araştırma ve denetleme yapabiliyor” ifadelerini kullandı.
CHP, bu düzenlemeye karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağını duyurdu. Gökhan Günaydın, “Bu gece TBMM’de, Cumhurbaşkanı’na benzeri ancak tümüyle denetimsiz sultanlarda görülen yetkiler veren bir düzenleme görüşülecek” dedi. Bu durum, muhalefetin ortak ve etkin direnciyle karşılanıyor.
Günaydın, “Artık bir soruşturma, kovuşturma, yargı kararı vs süreçlere de gerek yok” diyerek, bu düzenlemenin hukuka aykırı olduğunu vurguladı. DDK’nın yetkilerinin genişlemesi, kamu görevlilerinin görev güvencesini tehdit ediyor.
CHP, bu düzenlemenin hukuka aykırı olduğunu savunarak, Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunacağını belirtti. Gökhan Günaydın, “Bu somut durum, hukuk ile kanun arasındaki farkı açıkça ortaya koymak üzere, Hukuk fakültelerinde örnek olay olarak okutulabilir” dedi. Bu durum, demokrasiye inanan tüm parti gruplarının ortak mücadelesini gerektiriyor.
Günaydın, “Hukuksuzluklarınız, adaletsizlikleriniz, haksızlıklarınız ve zulmünüzle birlikte tarihe gömüleceksiniz” diyerek, Türkiye’nin yeniden laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti niteliğine kavuşacağını ifade etti. Bu mücadele, barışa, özgürlüğe ve huzura ulaşma hedefini taşıyor.